İçindekiler
Klima kullanımı sonucu ortaya çıkan kas spazmları ve göğüs ağrıları, soluk alıp vermede güçlüğe neden olabilir. Bu durum, genellikle kalp krizi belirtileriyle karıştırılır. Göğüste ağırlık hissi ve solunum güçlüğü, klima hastalığının belirtileri arasında yer alır. Klima kullanırken dikkatli olmak, bu tür sağlık sorunlarının önüne geçebilir.
Dr. Müslim Gül, klimaların içerisindeki mikropların lejyoner hastalığı gibi ciddi enfeksiyonlara yol açabileceğini belirtti. “Klima mikropları, solunum yoluyla alındığında üst solunum yolu ve akciğer enfeksiyonlarına neden olabilir,” diyen Dr. Gül, bu enfeksiyonların yoğun bakım gerektirebileceğini ve hatta ölümle sonuçlanabileceğini ifade etti. Klima kullanımında dikkatli olunması ve ortamların sık sık havalandırılması gerektiğini söyledi.
Son yıllarda artan sıcaklıklarla birlikte klima kullanımı da yaygınlaştı. Evlerden iş yerlerine, toplu taşıma araçlarından alışveriş merkezlerine kadar pek çok yerde klima kullanılıyor. Vatandaşın klimalı ortamlarda sağlık sorunu yaşamaması adına uyarılarda bulunan Sivas Numune Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahi uzmanı Doktor Müslim Gül, “Klima içerisinde biriken mikroplar, klimanın çalışmasıyla birlikte solunum yoluyla alınınca lejyoner hastalığı dediğimiz zor iyileşen ve özellikle soğukta üreyen virüslerin oluşturduğu birçok enfeksiyona neden olur. Klima karşısında çok uzun süre kalınmamalı ve klimalı ortamların sık sık havalandırılması lazım” dedi.
“YOĞUN BAKIMDA KAYBETTİĞİMİZ HASTALAR BİLE OLUYOR”
Klimanın yaydığı mikroplar neticesinde kişiyi yoğun bakımda yatıracak kadar ağır hastalık gruplarının ortaya çıktığını ifade eden Gül, “Klima kullanımı üst solunum yolu ve akciğer enfeksiyonlarına neden olabilir. Klima içerisinde biriken mikroplar, klimanın çalışmasıyla birlikte solunum yoluyla alınınca lejyoner hastalığı dediğimiz zor iyileşen ve özellikle soğukta üreyen virüslerin oluşturduğu birçok enfeksiyona neden olur. Öksürük ve ateşleye başlayıp daha sonra göğüs ağrısı, akciğer enfeksiyonuyla, zatürreye çeviren hastalık gruplarıdır. Bunlar yoğun bakımda yatıracak kadar ağır hastalık gruplarıdır, çok hafife alınmamalıdır. Bu hastalık grupları antibiyotik ile bile çok zor iyileşen hastalıklar. Hatta bazen yoğun bakımda kaybettiğimiz hastalar bile oluyor. Bunların yanında klima direkt yüze vurduğu için yüz felci riski çok fazla. Bu nedenle klima karşısında çok uzun süre kalınmaması ve klimalı ortamların sık sık havalandırılması lazım. Çünkü virüs yoğunluğunu azaltmanın en iyi yolu belli bir süre pencereyi açıp içeriye virüssüz havanın girmesini sağlamaktır” ifadelerine yer verdi.
“AĞRILARI VE HASTALIKLARI KARIŞTIRMAMAK LAZIM”
Klima, kas ve göğüs ağrısı yaptığı için vatandaşların bu ağrıları kalp hastalıklarıyla karıştırabildiklerini belirten Gül, “Kişi direkt klimanın karşısında göğüs kaslarının üşümesine bağlı kas spazmları da yaşayabilir. Vatandaşlar bunu kalp krizi zannedip sık sık acile geliyor. Özellikle sırt ağrıları ve öksürükle giden hastalık grupları genellikle klima hastalığının sebebidir. Soluk alıp verdikçe kalp spazmına bağlı ağrılar meydana gelir. Bu ağrılar genellikle akciğer ve akciğer zarı kaynaklı ağrılardır. Bizim ağrılarımız genellikle merdiven ve yokuş çıkarken fersizleşme soluk alıp verememe göğse bir ağırlık çökme hissi ile kendini belli eder. Fakat halk arasında her göğüs ve sol kol ağrısı kalp ağrısı hastalığı zannediliyor. Ağrıları ve hastalıkları karıştırmamak lazım. Özellikle yaşlıların ve çocukların kesinlikle klima karşısında uzun süre kalmamaları lazım” şeklinde konuştu.
- 03 Temmuz 2024
- 18
- Haber