İftar sonrası vazgeçilmez lezzet: ‘kahve’

Kahveci Fatih Tosun, Osmanlı döneminden günümüze kadar uzanan kahve kültürünün günümüzde vazgeçilmez bir lezzet haline geldiğini belirtiyor. Türkiye’de yetişmeyen bir ürün olmasına rağmen, dünyaca ünlü pişirme yöntemleriyle kahvenin farklı tatlar oluşturduğunu ifade ediyor. Ramazan ayında iftar sonrası tüketilen Türk kahvesi artık çaydan daha fazla tercih edilen bir içecek haline gelmiştir.

Fatih Tosun, Tarihi Bedesten Çarşısı’nda kahvecilik yaptığını ve kahvenin dinlendirici bir etkisi olduğunu söylüyor. Halk arasında bol muhabbetli bir nimet olarak bilinen kahvenin, iftardan sonra çay kadar tercih edilen bir içecek olduğunu vurguluyor. Kahve, insanlara sakinlik ve günün yorgunluğunu almanın yanı sıra muhabbeti artıran bir özelliğe sahip olduğunu belirtiyor. Kahve kültürüne olan talebin arttığını, eskiden Konya’da çayın daha popüler olduğunu ancak şu anda kahve kültürünün daha yaygın olduğunu ifade ediyor.

Fatih Tosun ayrıca iş yerinde yaklaşık 15 çeşit çiğ kahve bulunduğunu söylüyor. Vatandaşların en çok tercih ettiği kahvenin içimi yumuşak, Brezilya menşeli bir kahve olduğunu belirtiyor. Türk kahvesine en uyumlu olan bu çekirdeklerin kullanıldığını ifade ediyor. Ayrıca kahve çekirdeklerinin kalitesine dikkat edilmesi gerektiğini, Türk kahvesi için en uygun olanların Brezilya menşeli çekirdekler olduğunu belirtiyor. Farklı çeşitlerin de filtre kahvesinde kullanıldığını ve 7 çeşit kahve çekirdeğinin karıştırılarak filtre kahve yapıldığını söylüyor.

Bu şekilde özgün bir şekilde ifade edilen cümlelerle kahveci Fatih Tosun’un Türk kahvesi kültürü, tercih edilen çeşitler ve pişirme yöntemleri hakkındaki görüşleri aktarılmıştır.

İHA