İçindekiler
- 1.1. Yeni bir çalışma elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin payının 2023’te %30’a gelerek rekor kırdığını duyurdu. Türkiye ise elektriğinin %42’sini yenilenebilir kaynaklardan üretti.
- 1.2. “Yenilenebilir Potansiyeli Kullanmak Enerji Güvenliğimizi Artıracak”
- 1.3. “Benzeri Görülmemiş Fırsatlar Var”
Yeni bir çalışma elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin payının 2023’te %30’a gelerek rekor kırdığını duyurdu. Türkiye ise elektriğinin %42’sini yenilenebilir kaynaklardan üretti.
Küresel enerji düşünce kuruluşu Ember’in raporuna göre güneş ve rüzgardan elde edilen elektrik oranlarındaki artış, 2023 yılında dünyada elektrik üretiminde yenilenebilirin payının ilk kez %30’u geçmesini sağladı. Türkiye ise, 2023 yılında elektriğinin %42’sini yenilenebilir enerjiden üreterek küresel ortalamanın üzerine çıktı.
Ember’in Küresel Elektrik Görünümü Raporu, ülke düzeyindeki verileri esas alarak 2023 yılında küresel elektrik sistemine yönelik ilk kez kapsamlı bir genel bakış sunuyor. Söz konusu rapor, küresel elektrik talebinin %92’sine karşılık gelen 80 ülkeyi kapsayan 2023 yılındaki elektrik üretimine yönelik ilk açık veri seti ve ayrıca 215 ülke için geçmiş verilerle birlikte yayımlandı.
Güneş ve rüzgar enerjisinden elde edilen elektriğin oranının 2000 yılındaki %0,2’den 2023 yılında rekor bir seviye olan %13,4’e çıkmasının etkisiyle 2000 yılından bu yana yenilenebilir enerjinin küresel elektrik üretimindeki payı %19’dan yükselerek %30’u aşan bir değere ulaştı. Bunun sonucunda küresel elektrik üretiminin karbon yoğunluğu, 2023 yılında yeniden rekor seviyede düşerek 2007’deki zirve değerinden %12 daha düşük bir noktaya geriledi.
Türkiye de güneş ve rüzgar alanında benzer bir büyümeye tanıklık ederek 2023 yılında bu kaynaklardan üretilen elektriğin oranını %16’ya çıkardı. AB ülkelerinde 2023 yılında güneş ve rüzgarın payı ise %27 olarak gerçekleşti. Hidroelektrik %20 ile Türkiye’nin en büyük yenilenebilir elektrik kaynağı olmayı sürdürüyor. Bununla birlikte Ember’in en son yayınladığı Türkiye Elektrik Görünümü Raporu, ülkenin kömüre olan bağımlılığının arttığını ve AB’ye göre ters istikamette ilerlediğini ortaya koydu.
“Yenilenebilir Potansiyeli Kullanmak Enerji Güvenliğimizi Artıracak”
Ember Türkiye Lideri Ufuk Alparslan, “Türkiye muazzam hidroelektrik kaynakları sayesinde yenilenebilir enerji devriminde diğer pek çok ülkeye göre avantajlı başladı. Ancak hidroelektrik kuraklığa karşı hassas. Özellikle çatı ve yüzer GES olmak üzere diğer potansiyelimizi de kullanmak, hidroelektrik üretimindeki değişkenliğe karşı ülkemizin korunmasını sağlayarak enerji güvenliğimizi artıracaktır” dedi.
2023 yılında kömürden iki kat daha fazla ilave elektrik sağlayan güneş, dünya çapında elektrik üretimindeki artışın ana kaynağı oldu. Güneş, aralıksız 19 yıldır dünyanın en hızlı büyüyen elektrik kaynağı statüsünü korudu ve rüzgarı geçerek üst üste ikinci yıldır en büyük yeni eklenen elektrik üretim kaynağı haline geldi.
Raporda güneş ve rüzgardaki hızlı büyümenin, dünyayı fosil yakıtlardan elektrik üretiminin küresel düzeyde azalmaya başladığı önemli bir dönüm noktasına getirdiği sonucu ortaya konuyor. Rapora göre beklenen temiz elektrik üretimi artışı, 2024’te küresel düzeyde fosil yakıtlardan elektrik üretiminde öngörülen %2’lik düşüşle, elektrik sektörü emisyonlarında azalmayı içeren yeni bir çağın başlamak üzere olduğuna dair güven veriyor.
Temiz elektrik üretimindeki artış daha şimdiden, fosil yakıt üretim artışının son 10 yılda neredeyse üçte iki oranında yavaşlamasına yardımcı oldu. Dolayısıyla dünya ekonomilerinin yarısı için, fosil yakıtlardan elektrik üretimde zirvenin görülmesinden bu yana en az beş yıl geçti. Türkiye, elektrik sektörü emisyonlarında zirveyi henüz görmemiş birkaç OECD ülkesinden biri. Toplu olarak OECD ülkeleri, elektrik sektörü emisyonlarında zirveyi 2007’de gördü. O tarihten bu yana %28 düşüş yaşandı.
“Benzeri Görülmemiş Fırsatlar Var”
Aralık’ta yapılan BM COP28 iklim değişikliği konferansında dünya liderleri, 2030’a kadar küresel yenilenebilir enerji kapasitesini üç katına çıkarma konusunda tarihi bir uzlaşmaya vardı. Hedef, 2030’a kadar dünyanın %60 yenilenebilir elektrik değerine ulaştığını görmek. Bu da elektrik sektörü emisyonlarını neredeyse yarıya düşürecek ve dünyayı, 1,5 derece iklim hedefiyle uyumlu bir yola sokacak. Ember’in yenilenebilir enerji hedefi takip verilerine göre Türkiye, 2030’a kadar yenilenebilir elektriğin payını %47’ye çıkarmayı hedefliyor. Bu oran mevcut durumuna kıyasla pek iddialı gözükmüyor.
Ember’in Küresel Program Direktörü Dave Jones, “Yenilenebilir enerji geleceği artık geldi. Özellikle güneş, herkesin mümkün olduğunu düşündüğünden daha hızlı bir şekilde ivme kazanıyor. Elektrik sektörü emisyonlarındaki düşüş artık kaçınılmaz. 2023 yılı muhtemelen, enerji tarihindeki büyük bir dönüm noktası, yani elektrik sektöründe emisyonların tepe noktasını gördüğü bir yıldı. Ama emisyonların düşüş hızı, yenilenebilir enerji devriminin ne kadar hızlı sürdüğüne bağlı. Ülkelerin güneş ve rüzgarın tüm potansiyelinden faydalanmalarına yardımcı olacak kilit kolaylaştırıcıların neler olduğunu zaten biliyoruz. Temiz enerjinin geleceğinde ön saflarda olmayı tercih eden ülkeler için benzeri görülmemiş bir fırsat var” diye konuştu.
Raporda, politikalarda yüksek düzeyde kararlılık, teşvik mekanizmaları ve esneklik çözümleri gibi kilit kolaylaştırıcıların, özellikle Çin, Brezilya ve Hollanda gibi ülkelerde güneş ve rüzgarda hızlı büyümenin nasıl itici gücü olduğunun altını çiziyor.
- 10 Mayıs 2024
- 2
- Haber