İçindekiler
- 1.1. Hakkari’nin Kavaklı köyünde 2007’den bu yana devam eden maden faaliyetlerine karşı köylülerin 22 Nisan’da başlattığı eylem 19. gününde devam ediyor. Köylülerin avukatı Sefer Kurt madenin “ÇED Gerekli Değildir” kararı ile çalışmaya devam ettiğini ifade ederken, çalışmalara izin veren Bakanlıkların yaptıkları incelemelerde ihlaller tespit ettiklerini, buna karşın maden faaliyetinin devam ettiğini belirterek, “Madenin neden olduğu ekolojik tahribat oldukça büyük” dedi.
- 1.2. Şirketten Eylem Yapan Köylülere “Tavsiye”: Hukuki Süreci Başlatın
- 1.3. Eylem Meclis Genel Kuruluna Taşındı
Hakkari’nin Kavaklı köyünde 2007’den bu yana devam eden maden faaliyetlerine karşı köylülerin 22 Nisan’da başlattığı eylem 19. gününde devam ediyor. Köylülerin avukatı Sefer Kurt madenin “ÇED Gerekli Değildir” kararı ile çalışmaya devam ettiğini ifade ederken, çalışmalara izin veren Bakanlıkların yaptıkları incelemelerde ihlaller tespit ettiklerini, buna karşın maden faaliyetinin devam ettiğini belirterek, “Madenin neden olduğu ekolojik tahribat oldukça büyük” dedi.
Hakkâri’ye bağlı Kavaklı köyü sakinleri, Sedex Resources Maden Şirketi’nin 2007 yılından bu yana sürdürdüğü maden çalışmasını protesto etmeye devam ediyor. Kurşun/çinko madenindeki faaliyetler nedeniyle çevreye verilen zararların tazmin edilmesini, köylülerin yaşam alanlarının eski haline döndürülerek maden faaliyetinin neden olduğu tahribatın ortadan kaldırmasını ve bölgede yeniden ağaçlandırma yapılmasını isteyen köylüler, 22 Nisan tarihinden bu yana nöbet tutarak eylem yapıyor.
Köylülerin avukatı Sefer Kurt İklim Haber’e yaptığı açıklamada, bölgede ciddi bir ekolojik tahribat olduğunu söylerken Kavaklı köyü sakinlerinin madeni neden protesto ettiğini anlattı. Köylülerle maden şirketi yetkililerinin birçok kez bir araya geldiğini aktaran Kurt, yurttaşlardaki rahatsızlığın asıl olarak 2017’de ortaya çıktığını söyledi.
Maden mühendisi Uğur Çınar ise 2017’den önce maden faaliyetinin belli bir düzen içerisinde olduğunu ve dağınık bir işletme sistemine sahip olmadığını ifade etti: “Daha önceden açık işletmeydi. Şu an çok kara düzen bir çalışma var, her yeri delip deşiyorlar. Ruhsat alanlarının dışına çıkılıyor. Bir de mesela bir ruhsat alanı içinde bir şantiye kurmaları gerekirken bir sürü yere barakalar yapmışlar, şantiye alanları yapmışlar. Çok dağınık bir düzen var.”
Şirketten Eylem Yapan Köylülere “Tavsiye”: Hukuki Süreci Başlatın
Avukat Kurt, şirketin 2017’de çalışma alanlarının biraz daha sınırlandırılacağı, çevreye verilen tahribatın sonlandırılacağı yönünde birtakım taahhütleri ve sözleri olduğunu ve yaklaşık 2 yıl boyunca faaliyetlerine ara verdiklerini söylerken şöyle devam etti: “2020’de tekrar çalışmaya başladılar. Çalışmaya köylülere verilen taahhütler yerine getirilmeksizin başlandı. Kendi ruhsat alanlarının dışındaki dağlarda çalıştılar. Köyün her yerinde ve yaklaşık 5 kilometrelik bir yolun sağında ve solunda ceviz ve çeşitli meyve ağaçları vardı. Onların hepsi söküldü. Köylüler tabii bunu görür görmez sıkıntılarını dile getirdi. Yine belli bir süre ara verildi. 2022’de tekrar çalışmaya başladılar. Bu kez köylülerin itirazlarına rağmen çalışmalar yapıldı.” Kurt, bunun üzerine köylülerin 2022’de eylem yaptığını, maden şirketinin ise buna cevaben “hukuki süreci başlatın” tavsiyesinde bulunduğunu söyledi.
Bunun üzerine köylülerin maden faaliyetlerine karşı dava açılması talebinde bulunduklarını söyleyen Kurt süreci şu şekilde aktardı: “Daha öncesinde de birçok kez dilekçe ile başvurularda bulunmuşlardı. 2022’nin Ocak ayında ise Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na ve Hakkari Valiliği’ne faaliyetlerin geçici olarak durdurulması ve enerji ruhsatlılarının iptali için başvuru yaptık. Jandarmaya yarın öbür gün farklı sıkıntılarla karşılaşılmasın diyerek yazılı başvuru yaptık. Öte yandan yine 2022’nin Şubat ayında Orman ve Tarım Bakanlığı’na yazılı olarak başvuruda bulunduk ve verilen izinlerin geri çekilmesini istedik. Yine 2022’nin Şubat ayının ikinci haftasında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na yeniden müracaatta bulunduk ve keşif talep ettik. Onlar da keşif talebimizi kabul ettiler. Aradan yaklaşık iki ay geçtikten sonra keşif düzenlendi. Ancak keşif sürecine tarafımız dahil edilmedi. Gelen yetkililer kendilerinin bizatihi inceleme yapacaklarını, başkasının dahil olmamasını istediler. Biz şantiye alanından geri gönderildik. Heyet gece saat 01.00 gibi aradı ve gerekli incelemeleri yaptıklarını ve geri döndüklerini söyledi. Aradan 10-15 gün geçtikten sonra şirkete iki ayrı ceza kesildi. Akabinde başvuru yaptığımız bakanlıklardan cevaplar aldık. Bir kısım ihlaller olduğunu kendileri de kabul ettiler. Bunun üzerine incelemelerin devam edeceği bildirildi. Daha sonra İl İdare Mahkemesi’nde dava açtık.”
Bu süreçte köylüler ile maden şirketi arasında bazı gerilimler de olduğunu ifade eden Kurt, şirket tarafından şantiye çalışmalarının durdurulacağı yönünde benzer taahhütler verildiğini ama şirketin çalışmalarına devam ettiğini söyledi. Köylülerin fiili olarak eylem yapma taleplerini dile getirip Hakkari’ye gittiklerinden bahseden Kurt, “Giderken bizden yeniden tüm başvuruları yapmamız istendi. Biz de yeniden harekete geçtik. Bu maden için 2012 Aralık’ta ÇED gerekli değildir kararı alınmış. O dönemden bu yana maden şirketi dilediği şekilde çalışmasını sürdürüyor. Biz de Hakkari Valiliği’ne yeniden başvuru yaptık ve bu kararın geri alınmasını talep ettik. Tüm başvurularımızı yeniden yaptık. Hakkari Valiliği’ne yazılı olarak başvuruda bulunduk” dedi.
Eylem Meclis Genel Kuruluna Taşındı
Şu anda işletmenin bulunduğu alanda eskiden hayvancılık ve tarım yapıldığını aktaran maden mühendisi Uğur Çınar, kurşun/çinko madenin yapısı gereği toksik fazlalığın olduğunu ve toprağın ve suyun zehirlendiğini söylerken “Halk köye dönmek istiyor ama şu anki maden ocağının verdiği aşırı tahribattan dolayı gidip de nerede çalışacak, nerede besicilik yapacak, nerede hayvancılık yapacak? Bu insanlar para talep etmiyor. Tek istekleri buralar boşaltılsın. Hayvancılık, tarım, arıcılık ne gerekiyorsa onu yapmak istiyor” diye konuştu.
Eylem yapan köylülerden Yusuf Çınar ise 15 yıldır maden ocaklarının coğrafyayı mahvettiğini söylerken, dağların delik deşik edildiğinden, ağaçların yok edildiğinden söz etti: “Maden faaliyetleri, yıllardır büyük zararlar verdi. Burada akan dereden binlerce küçükbaş hayvan su içiyor. Bölgedeki yüzlerce aile tarım ve hayvancılık yapmak istiyor ancak bu şartlarda imkanı yok. Hayvancılık terk edildi, tarım yine öyle. Ağaçlar yok oldu. Arıcılık da zarar gördü. Dağlar delik deşik edilmiş durumda. Her yer tünel olmuş. Bir doğa katliamı var. 15 yıldır bu maden ocakları bu coğrafyayı mahvetti. Sonuç alana kadar eyleme devam edeceğiz” sözlerini kullandı.
Devam eden eylem DEM Parti Hakkari milletvekili Onur Düşünmez tarafından meclise taşındı. Meclis genel kurulunda konuşan Düşünmez,19 gündür devam eden maden faaliyetlerinin derhal durdurulması talebinde bulundu. Köylülerin, sorunlarını sıralayan Düşünmez, bu taleplerin yerine getirilmesi talebinde bulundu.
- 10 Mayıs 2024
- 31
- Haber